İstiare (Eğretileme) Nedir? İstiare Örnekleri ve Çeşitleri
İstiare (Eğretileme) Nedir?
İstiare’nin sözcük anlamı “ödünç alma”dır. Bir sözün benzetme amacıyla başka bir söz yerine kullanılmasına istiare denir. Yani istiare de teşbih gibi bir benzetmedir ama benzetme yönü ve edatı hiç kullanılmaz benzeyen ya da kendisine benzetilen unsurlardan da yalnızca biri kullanılır.
İstiarenin üç özelliği vardır:
- Benzetme amacı olmalı.
- Sözcük gerçek anlamının dışında, yani mecaz anlamda kullanılmalı.
- Sözcüğün gerçek anlamda kullanılması imkansız olmalı. Yani sözcüğün gerçek anlamda anlaşılmasına engel bulunmalıdır.
Örnek
» Bugün ben bir ahu gördümSalınıp da gezer gibi
Adın sordum döndü gitti
Sanki baktı kızar gibi
Benzeyen: X
Kendisine benzetilen: Ahu
Bu dörtlükte sanatçı bir kızı ahuya (ceylan) benzetmiştir. Benzetmeyi tamamlarsak ortaya “Ben bugün ahu gibi bir kız gördüm” cümlesine benzeyen benzer bir ifade kendisine ortaya çıkacaktır. Cümle bu haliyle teşbihtir (benzeyen: kız, kendisine benzetilen: ahu). Sanatçı, dizede ögeyi kullanmamış (diğer ögeyi sözcükler yardımıyla ima etmiş.) yalnızca kendisine benzetilen ögeyi kullanarak istiare sanatını yapmıştır.
» Ellerim takılırken rüzgarların saçına
Asıldı arabamız bir dağın yamacına
Bu dizelerde şair “rüzgar”ı “insan”a benzetmiş ancak “rüzgar” söylendiği ve “insan” söylenmediği için istiare vardır .
İstiare Çeşitleri
Açık İstiare
Benzetmenin ögelerinden yalnız kendisine benzetilenin (nitelik bakımından üstün olan) söylenmesiyle oluşturulur.
Örnek
Azrailin gelir kendi, ne ağa der ne efendiSayılı günler tükendi, yolun sonu görünüyor
Benzeyen: X
Kendisine benzetilen: yol
Bu dizelerde nitelikçe zayıf olan unsur (benzeyen) “ömür” sözcüğü söylenmemiş, hissettirilmiştir. Nitelikçe güçlü olan (kendisine benzetilen) “yol” sözcüğü ise söylenmiştir.
Açık İstiare Örnekleri
Örnek
» Gülüm, dalım, çiçeğimBilsem ki öleceğim
Yine seni seveceğim
Benzeyen (sevgili) söylenmemiş, kendisine benzetilen (arı, bal, petek, gül, dal, çiçek) söylenmiştir.
» Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!
Bu cümlede “güneşler” kelimesi kendisine benzetilen anlamında kullanılmış. Askerler ise benzeyendir.
» İki kapılı bir handa
Gidiyorum gündüz gece
Bu cümlede iki kapılı bir handan ziyade insanın doğumu ile ölümü anlatılmıştır. Bu yüzden “iki kapılı han” kendisine benzetilen, “yaşam” ise benzeyendir.
Aşağıdaki cümleler de açık istiareye örnek olarak verilebilir:
- Bak düştü ömrümden bir yaprak daha Gelmezsen inan ki çıkmam sabaha
- Ömür bahçesinin gülü solmadan / Uyan gel gözlerim gafletten uyan
- Ülkemizde üniversiteden mezun olmuş pek çok fidan artık iş de bulamıyor. (genç, öğrenci)
- Bugün gökten inciler yağıyordu. (dolu)
- Şakaklarıma kar mı yağdı, ne var? (saçtaki beyazlık)
- Ürküyorum bizi geçmişe bağlayan halatlardan. (anılar)
- Saçlarına yıldız düşmüş koparma anne (ak saç)
Kapalı İstiare
Yalnızca benzeyenin (nitelik bakımından zayıf olan) söylendiği istiaredir.
Örnek
Can kafeste durmaz uçar.Benzeyen: Can
Kendisine benzetilen: –
“Kuş” yani kendine benzetilen söylenmemiş, benzeyen “can” söylenmiş.
Kapalı Örnekleri
Örnek
» İçimde damla damla bir korku birikiyorSanıyorum her sokak başını kesmiş devler
Benzeyen: korku
Kendisine benzetilen: –
Bu dizelerde nitelikçe üstün unsur olan (kendisine benzetilen) su sözcüğü söylenmemiş, hissettirilmiştir (damla damla). Nitelikçe zayıf olan (benzeyen) korku sözcüğü ise söylenmiştir.
» Kandilli yüzerken uykularda
Mehtabı sürükledik sularda
Sürüklenmek” sözcüğünden yola çıkarak mehtabın bir örtüye benzetildiğini söyleyebiliriz. Öyleyse mehtap benzeyen örtü ise kendisine benzetilen olarak kullanılmıştır.
» Atlarımız kanatlandı o gün.
“Kanatlanma” sözcüğünden yola çıkarak atların kuşa benzetildiğini söyleyebiliriz. Öyleyse at sözcüğü benzetilen kuş ise kendisine benzeyendir.
Aşağıdaki cümleler de kapalı istiareye örnek olarak verilebilir:
- Siyah bir gece, orman sükun içinde uyur. (İnsan gibi uyuyan orman)
- Yanan alnım duvarda, sönen gözlerim camda (Ateş gibi yanan alın ve ateş gibi sönen gözler)
- Yedi yüz yıl süren hikayemizi dinlemiş ihtiyar çınarlardan. (yaşlı gibi olan çınar ağacı)
- Elleri silahlı bekler gözlerimde çaresizliğim. (İnsan gibi elleri silahlı çaresizlik.)
- Anahtarı kırılmış kapıdır umutlarım / En derin kumlarına gömüldü gözlerinin (Çöle benzetilen gözler)
- Rüzgar mı getirdi yoktu az önce / Dağlardan yürüyen suskun akşamı
Temsili (Yaygın) İstiare
Bir metnin bütününe yayılmış istiaredir. Düşünce ve olaylar sembollerle anlatılır. Bir kavramın kendisiyle benzerlik ilgisi olan varlık ya da kavramlarla anlatılmasıyla yapılır.
Türk edebiyatında şu şiirler temsili istiareye örnektir: Merdiven (Ahmet Haşim), At (Faruk Nafiz), Sessiz Gemi (Yahya Kemal), Çınar (Tevfik Fikret)
Temsili İstiare Örnekleri
Örnek
Artık demir almak günü gelmişse zamandanMeçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,
Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.
Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Yahya Kemal’in “Sessiz Gemi” adlı şiiriyle “ölüm” kavramını anlatması bir temsili istiare örneğidir.
Örnek-2
Hani bir gün seninle Topkapı’danGeliyorduk, yol üstü bir meydan
Bir çınar gördük enli, boylu, vakur
Bir çınar; hiç eğilmemiş, mağrur
Koca bir gövde, belki altı asır
Belki, ondan da fazla, dalgın, ağır
Kaygısız bir ömür sürüp gelmiş
Öyle serpilmiş, öyle yükselmiş.
Tevfik Fikret
Yukarıdaki dizelerde Osmanlı Devleti bir çınara benzetiliyor ama hiç söylenmiyor.
Örnek-3
Son şanlı macerasını tarihe attınZincir içinde bağlı duran kahraman atın
Gittikçe yükselen başı Allah’a kalkıyor
Asrın “Baş eğdi” sandığı at şaha kalkıyor.
Bu dizelerde Osmanlı bir ata benziyor ama hiç söylenmiyor.
» Söz Sanatları