YKS 2024'e Evden Hazırlanın! 7/24 Online Eğitim

Hemen İncele
Türk Dili ve Edebiyatı

Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması) Nedir? Örnekleri ve Özellikleri

Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması) Nedir?

Bir sözün benzetme amacı olmaksızın başka bir söz yerine kullanılmasına mecaz-ı mürsel diğer adıyla ad aktarması denir.

Kelimelerin iki türlü anlamı vardır. Birincisi kelime söylendiğinde ilk akla gelen anlamdır. Buna kelimenin gerçek anlamı diyoruz. Bazen de kelime gerçek anlamının dışında bir anlamda kullanılır, işte o zaman kelimenin mecazi anlamı söz konusudur.

Mecaz-ı mürsel’in oluşması için iki kural vardır;

  • Sözcük mecaz anlamda kullanılmalı ve gerçek anlamda değerlendirilmemelidir.
  • Sözcükle yerini tuttuğu kavram arasında bir ilişki olmalıdır.
Örnek
Bu okul sizi hayata en iyi şekilde hazırlayacaktır.

Cümlesinde “okul” kelimesi gerçek manada değil. okulda ders veren öğretmenler manasında kullanıl­mıştır. Öyleyse kelimede mecaz-ı mürsel sanatı vardır. Kelime öğretmen yerine kullanılmıştır dedik. Mecaz-ı mürsel ancak yerinde bir mana taşır. Burada okul ile öğretmen arasında yer ve durum ilişkisi vardır.

 

Mecaz-ı Mürsel (Ad Aktarması) Türleri ve Örnekleri

Mecaz-ı Mürselde birbirinin yerine kullanılan sözcükler arasında farklı anlam ilgileri kurulur. Bazen dış söylenir iç kastedilir (iç-dış ilgisi), bazen parça söylenir bütün kastedilir (parça-bütün ilgisi), bazen de yazar söylenir fakat eseri kastedilir (sanatçı-eser ilgisi). Günlük konuşmalarda, atasözü ve deyimlerde sıkça kullanılır.
 
İç – Dış İlgisi
Bir yer söylenip içindekiler anlatılarak yapılır.

Örnek

» Sobayı yaksınlar.

Bu cümlede “soba” kelimesi söylenerek aslında “sobanın içindekiler” kastedilmiştir.

» Reçelleri dolaba diz.

Bu cümlede “reçel” kelimesi söylenerek aslında “kavanoz” kastedilmiştir.

» Tencere kaynayınca ateşi söndür.

“Tencere” değil, “içindeki şey” kast edilmektedir.

» Çayı ocağa koyuver

“Çay” değil, “çaydanlık” kastedilmektedir.

» Hani üşürdün ya kış geceleri
Alev alev yanan sobaya inat
Titrerdi için

“Soba” sözüyle “odun-kömür” kastedilmiştir.

 
Parça – Bütün İlgisi
Bir varlığın bütünü söylenerek parçası veya parçası söylenerek bütünü kastedilir.

Örnek

» Dalgalan sende şafaklar gibi ey şanlı hilal!

Bu cümlede “hilal” söylenerek aslında “Türk bayrağı” kastedilmiştir.

» Pembe apartmanda oturuyoruz

“Apartman” değil, “apartman dairesi” kastedilmektedir.

» Hepimiz bir çatı altındayız.

“Çatı” değil, “ev” kastedilmektedir.

» Ya bu camlarda kadınlar
Bu mavi mavi
bu yeşil yeşil fistanlı

Bu dizelerde “camlarda” sözüyle pencereler kastedilmiştir. Camlar, pencerenin bir parçası olduğuna göre bu dizelerde parça-bütün ilişkisine dayalı ad aktarması yapılmıştır.

» Karşı ki görülen yapraklı dağlar
Hastanın halinden ne bilsin sağlar

“Yaprak” sözüyle “ağaç” kastedilmiştir.

Aşağıdaki cümlelerde de parça-bütün ilgisine dayalı mecaz-ı mürsel yapılmıştır.

  • Ünlü pedal altın madalyayı son anda kaçırdı. (bisikletçi)
  • Usta kalem hayata veda etti. (yazar)
  • Koştu yokuş aşağı, rengi atmış bir şapka. (çocuk)
  • Otobüs yolcularını Çorum’a bırakıp Samsun’a hareket etti. (garaj)
 
Sanatçı – Eser İlgisi
Bir sanatçı söylenip eseri kastedilebilir.

Örnek
Keman gene muzdarip, ney gene gam yüklüdür
Tambur bir muammayı çözüyor tellerinde
Çizgiler biraz isyan, biraz ilham yüklüdür
Necip Fazıl okuyan bir kızın ellerinde

“Necip Fazıl” sözüyle “sanatçının şiirleri” kastedilmiştir.

» Oğuz Atay‘ı mutlaka okumalısın.

Bu cümlede altı çizili olan “Oğuz Atay” kelimesi söylenerek aslında “eseri” kastedilmiştir.

» Biz Ömer Seyfettin’i okuyarak yetiştik

Ömer Seyfettin’in eserleri kast edilmektedir.

Aşağıdaki cümlelerde de sanat-eser ilgisine dayalı mecaz-ı mürsel yapılmıştır.

  • Son dönemlerde Fakir Baykurt okumaya başladım.
  • Duvarda rastladım bir şair arkadaşa.
  • Radyoda Zeki Müren çalıyordu.
  • Her akşam biraz, Mehmet Akif okumazsam uyuyamam.
  • Namık Kemal‘in birinci sınıfla okutulması doğru değil.
 
Yer, Yön, Bölge, Çağ – İnsan İlgisi
Yer adı söylenerek insan adı kast edilir.

Örnek
Filistin ağlıyor kara gözyaşlarıyla,
Gözleri kan revan içinde, yüreğindeki sancıyla

Filistin sözüyle Filistin halkı kastedilmiş, (ülke-insan ilişkisi)

» Bütün kasaba meydanda toplanmıştı.

Kasaba halkı kast edilmektedir.

» Ankara bu karara büyük tepki gösterdi.

Bu cümlede altı çizili olan “Ankara” kelimesi söylenerek aslında “Ankara Hükumeti” kastedilmiştir.

» Anadolu üzülür savaşlarda.

Anadolu insanı kast edilmektedir.

Aşağıdaki cümlelerde de yer-insan ilgisine dayalı mecaz-ı mürsel yapılmıştır.

  • Eve haber verip geleyim.
  • Ankara bu notaya cevap vermekte gecikmedi.
  • Ben markete adres soruyorum.
  • Alex’in golüyle tüm stat ayağa kalktı.
  • Takımı şampiyon olunca tüm Maraş bayram etti.
  • İzmir, olimpiyatlara katılacak üniversiteli sporcuları bekliyor.
 
Soyut – Somut İlgisi
Soyut bir kavram söylenerek somut bir varlık kast edilir.

Örnek
» Türklük Avrupa’da çeşitli sorunlarla yüz yüze.

Türkler yerine soyut bir sözcük olan Türklük kullanılmıştır.

» Gençlik; kafası ve yüreğiyle toplumun güvencesidir.

Genç insanlar kast edilmektedir.

 
» Söz Sanatları

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir