YKS 2024'e Evden Hazırlanın! 7/24 Online Eğitim

Hemen İncele
Türk Dili ve Edebiyatı

Söylev (Nutuk) Nedir | Söylevin Özellikleri ve Türleri

Söylev (Nutuk) Nedir?

Belirli bir konuda bir topluluk önünde yapılan etkili ve inandırıcı konuşmalara söylev (nutuk, hitabet) adı verilir. Eskiden “söylev” kavramı yerine “nutuk” terimi kullanılmıştır; topluluk önünde konuşma sanatına hitabet, söylevi yapan kişiye de hatip denmiştir.

Söylev (nutuk), adından anlaşılacağı üzere aslında sözlü kompozisyondur. Söylev, söz ve sesle birleşen bir konuşma sanatıdır. Ancak sözlü bir edebiyat ürünü olan söylev, daha sonra yazıya geçirilebilir. Bu durumda söylevi yazılı kompozisyon ürünü olarak da görmek mümkündür.

Söylevin temel amacı, güzel, ve etkili bir konuşmayla insanları heyecanlandırmak, belli bir konuda insanların kanaatlerini, görüşlerini değiştirmektir. Söylevci, etkili bir konuşmayla topluluğu, kendi yanına çekmek, düşüncelerini onlara inandırmak, benimsetmek amacını güder.
 

Söylevin Özellikleri

  • Söylevde söylenecek sözler ve kullanılan üslup son derece önemlidir.
  • Söylevde inandırıcı, etkileyici, coşturucu bir üslup kullanılır.
  • Söylev, tiyatroyla birlikte gelişmiştir.
  • Diğer yazı türleri yeri geldiğinde söylevden yararlanır.
  • Söylev, “giriş, gelişme ve sonuç” bölümlerinden oluşur.
  • Söylevlerin giriş bölümü kısa, çarpıcı ve vurgulu olmalıdır.
  • Söylevci, konuştuğu konuyu daha önceden tüm ayrıntılarıyla araştırır, öğrenir ve topluluğa söyleyeceklerine önce kendisi inanır.
  • Söylevi veren kişi, konuşmasında dinleyicilerin zevk, kültür, eğitim vb. düzeylerini ve gereksinimlerini dikkate alır.
  • Söyleyişte yersiz vurgulardan, gereksiz sözcüklerden abartılı söyleyişten kaçınmak gerekir.
  • Söylevci, konuşmasını jest ve mimiklerle destekler. Çünkü jest ve mimikler konuşmayı daha etkileyici ve zengin kılar.
  • Söylevcinin en önemli özelliği, toplulukları inandırma gücüne sahip olmasıdır. Bu güç sayesinde iddialar kanıtlanır, dinleyicide oluşacak kuşkular ortadan kaldırılır.
  • Söylevde dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de sesi iyi kullanma, ses tonunu güzel ayarlamadır. Çünkü söylevcinin kullanacağı ses, toplulukları coşturabilir veya sıkabilir. Bu bağlamda sesi aşırı yükseltmek yerine konunun içeriğine göre değişken bir tonda kullanmak daha doğru olur. Kitleleri coşturmada, söylediklerine inandırmada sesi kullanmanın ve kullanmamanın etkisi büyüktür.
  • Söylevde dil, genellikle alıcıyı harekete geçirme işlevi ve heyecana bağlı işlevde kullanılır.
  • Etkili, heyecanlı ve açık cümlelerle söylev bitirilir; söylevde ünlem cümleleri sıkça kullanılır.
  • İşlediği konulara göre milli, siyasi, dini, hukuki, askeri, iktisadi ve akademik nutuk olarak ayrılabilir.
  • Dünya edebiyatında bu türün ilk örnekleri Göktürk Kitabeleri’dir.
  • Latin edebiyatında Çiçero, Yunan edebiyatında Demosthenes, Fransız edebiyatında Bousset söylevleriyle tanınır.
  • Türk edebiyatında Mehmet Akif, Halide Edip, Ömer Naci ve Hamdullah Suphi bu türde tanınır.

 

Söylev Türleri

Söylevde konu sınırlaması yoktur. Buna karşın çoğunlukla siyasi, dini, askeri ve akademik vb. alanlarda verilen söylevler dikkat çeker.

a. Dini Söylev: Dini mekanlarda bireyi ve toplumu ilgilendiren konuları, sorunları, vb. dinsel bakış açısıyla yorumlayan söylevdir. İslami toplumlarda bu tür söylevlere hutbe denir.

b. Siyasi Söylev: Genellikle parlamentolarda, diplomatik toplantılarda, mitinglerde söylenen siyasi içerikli söylevdir.

c. Askeri Söylev: Askeri içerikli söylevdir. Bu tür söylevler ordunun moral gücünü yükseltmek ve güven duygusunu yükseltmek için verilir.

d. Akademik Söylev: Bilimsel içerikli söylevlerdir. Üniversitelerde, akademilerde, bilim toplantılarında verilir. Akademik kabullerde, açılış, kapanış ve ödül törenlerinde yapılan bilimsel içerikli söylevler de vardır.
 

Söylev Hazırlarken Dikkat Edilecek Hususlar

  • Bilinmeyen, benimsenmeyen konularda söylev hazırlamaktan kaçınmak gerekir. Böyle konularda verilecek söylevlerde inandırıcılık sorunu ve doğallığını yitirme vb. olumsuz durumlar ortaya çıkabilir.
  • Söylev verecek kişi, konuşacağı konuyu çok iyi araştırmalı, her yönüyle bilmelidir. İnsanları inandırmak için düşüncelerini içselleştirmelidir.
  • Söylevci, konuşma sırasında anlaşılır bir dil kullanmalıdır. Etkili ve kısa cümleler kurmalı, gereksiz sözlerden, abartılı söyleyişlerden kaçınmalıdır.
  • Söylevde sözü uzatmadan asıl konuya geçmek gerekir.
  • Söylev başlangıcından sonuna kadar dinleyici kitlesiyle iyi bir iletişim kurulmalıdır.
  • Topluluğu etkilemek için, coşkulu ve heyecanlı bir dil kullanmak gerekir.

 

Söylevin Tarihsel Gelişimi

Dünya Edebiyatında Söylev
Dünyada söylev türünün ilk örnekleri, Eski Yunan ve Roma Dönemlerinde görülür. Eski Yunan edebiyatında Demosthenes, Latin edebiyatında Cicero, Fransız edebiyatında Bossuet, Mirabeau ve Robespiere ünlü söylevciler arasındadır.

Türk Edebiyatında Söylev
Türkiye’de toplanma ve söz özgürlüğünün sağlandığı II. Meşrutiyet’ten sonra sözylev görülmeye başlanmıştır. O dönemde ülkemizin en tanınmış söylevcileri Ömer Naci ile Hamdullah Suphi Tanrıöver’dir.

Özellikle Milli Mücadele Döneminde Mehmet Akif Ersoy ve Halide Edip Adıvar da bu türde öne çıkan isimler olmuştur.

Cumhuriyet Döneminin en büyük söylevcisi, hiç kuşkusuz, Mustafa Kemal Atatürk’tür. Atatürk’ün söylevleri “Nutuk” adlı eserde bir araya getirilmiştir. Bir tarih belgesi niteliği taşıyan bu eser, Türk milleti ile yaşadığı tarihi dilimini ortaya koymak bakımından da son derece önemlidir.
 

Söylev Örnekleri

Atatürk’ün Onuncu Yıl Söylevi – Mustafa Kemal ATATÜRK

Türk Milleti!

Kurtuluş Savaşı’na başladığımızın on beşinci yılındayız. Bugün Cumhuriyetimizin onuncu yılını doldurduğu en büyük bayramdır.
Kutlu olsun!

Bu anda büyük Türk milletinin bir ferdi olarak nu kutlu güne kavuşmanın en derin sevinci ve heyecanı içindeyim.
Yurttaşlarım!

Az zamanda çok ve büyük işler yaptık; bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir.
Bundaki muvaffakiyeti Türk milletinin ve onun değerli ordusunun bir ve beraber olarak azimkarane yürümesine borçluyuz. Fakat, yaptıklarımızı asla kafi göremeyiz! Çünkü daha çok ve daha büyük işler yapmak mecburiyetinde ve azmindeyiz. Yurdumuzu dünyanın en mamur ve en medeni memleketi seviyesine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah, vasıta ve kaynaklarına sahip kılacağız. Milli kültürümüzü muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.


Atatürk’ün bu söylevi, söylev türünün özelliklerini en güzel biçimde yansıtmaktadır. İlk önce “Türk Milleti!” hitabını kullanmış, sonra asıl konuya geçilmiştir. Söylevde coşkun bir üslup kendini hissettirmektedir. Düşünceler yalın ve açık bir şekilde aktarılmıştır.

 
» Diğer sözlü anlatım türleri hakkında bilgi almak için Sözlü Anlatım Türleri adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir