YKS 2024'e Evden Hazırlanın! 7/24 Online Eğitim

Hemen İncele
Türk Dili ve Edebiyatı

Mektup Nedir | Mektubun Özellikleri ve Örnekleri

Mektup Nedir?

Mektup, insanların konuşma, dertleşme, fikir paylaşma, haberleşme ya da özel işlerini takip etme ihtiyacından doğmuş bir metin türüdür. Mektuplarda dilek ve arzu bildiren duygu ve düşüncelere yer verilir. Her mektup aynı üslupta yazılmaz. Mektubun içeriği ve muhatabı, mektupta kullanılacak üslubu belirleyen temel faktördür. Mektupta kullanılacak anlatım, bunu okuyacak kişinin kültür düzeyine göre ayarlanır. Arkadaşa yazılacak bir mektupta kullanılacak dil, bir kuruma ya da devlet adamına yazılacak mektuptaki dilden farklı olmalıdır. Mektuplarda mümkün mertebe konu dışına çıkılmamalıdır. Muhatabı ilgilendirmeyen ayrıntılardan uzak durulmalıdır.

Mektup, kişiliği yansıtan bir ayna gibidir. Kişinin duygu ve düşünceleri, zevkleri, beğenileri, endişeleri, sanat ve edebiyat anlayışı, siyasi görüşü ve karakter özellikleri yazdığı mektupta kendini gösterir. Bu durum özellikle kişiler arasında yazılan, samimi ve doğal bir anlatıma sahip olan mektuplarda görülür. Mektuptaki içtenlik ve samimiyet mektubun değerini belirler.
 

Mektup Türleri

Mektuplar, işledikleri konulara göre; Özel mektuplar, edebi mektuplar, resmi mektuplar ve iş mektupları olmak üzere dört farklı türde incelenebilir. Mektup türlerinin özellikleri ve örnekleri hakkında detaylı bilgi için Mektup Türleri adlı yazımızı inceleyebilirsiniz.

a. Özel Mektuplar: Akraba ve dost gibi yakın çevredeki insanlara yazılan mektup çeşididir. Bu tür mektuplarda doğal ve samimi anlatım ön plandadır. Özel mektupların diğer bir türü de edebi mektuplardır. Edebi mektuplar, sanatçı ve edebiyatçıların, daha çok genel konular üzerinde yazdıkları özel mektuplardır. Edebi mektuplar her ne kadar özel mektup kapsamında değerlendirilse de hem içerik hem de üslup bakımından özel mektuplardan bazı farklılıklar gösterir.

b. Edebi Mektuplar: Anlatım güzelliği ve sanat değeri taşıyan, özel mektuplardan ayrı bir niteliği bulunan mektuplardır. Ünlü kişilerin, özellikle edebiyatla ilgili yazarların, şairlerin birbirlerine yazdıkları mektuplardır. Sanatçının sanat görüşüne yer verilir. Bu tür mektuplar, zamanla gazete, dergi ve kitaplarda yayımlanarak edebiyat tarihine kaynaklık teşkil eder.

c. Resmî Mektuplar: Resmî dairelerin ve tüzel kişilik taşıyan kuruluşların birbirleri ile ya da kişilerin devlet daireleriyle yapmış oldukları yazışmalara resmi mektup denir. Şu halde resmi mektup “kurumdan kuruma, kurumdan kişiye ya da kişiden kuruma” yazılabilir. Resmi Mektuplarda dil ve anlatımın özellikleri şöyle olmalıdır:

  • Emredici anlatım türü kullanılır.
  • Dolaylı, süslü ve mecazlı anlatıma kesinlikle yer verilmez.
  • Dil göndergesel ve alıcıyı harekete geçirme işlevlerinde kullanılır.
  • Anlatılmak istenen durumlar, düşünceler ve istekler mümkün olduğunca net bir şekilde ifade edilir.
  • Gereksiz ifadelere ve sözlere yer verilmez.
  • Sözcükler gerçek anlamlarıyla kullanılır.

d. İş Mektupları: Özel kişilerle iş kurumları arasında ve iş kurumlarının kendi arasında, işle ilgili olarak yazdıkları mektuplardır. Bu mektuplarda bir iş ya da hizmet söz konusudur. Bu, bir sipariş, satış, şikayet, borç alıp verme isteği, tavsiye ya da bilgi isteme olabilir. İş mektuplarının özellikleriyle ilgili şunlar söylenebilir:

  • İş mektuplarında kullanılan dil alıcıyı harekete geçirme işlevindedir.
  • Emredici anlatım türü kullanılır.
  • İfadeler açık ve yalındır. Söz gereksiz yere uzatılmaz.
  • İş mektuplarına, kendisine mektup yazılan kişi ya da kurumun ad ve adresi ile başlanır.

 

Dünya Edebiyatında Mektup

Mektup, tarihte ortaya çıkmış en eski edebiyat türlerinden biridir. Eldeki en eski örnekler; Mısır firavunlarının diplomatik mektupları (MÖ 15. – 14. yüzyılları) ile Hitit krallarının Hattuşaş (Boğazköy) arşivinde bulunan mektuplarıdır. Batı edebiyatında mektup türünün ilk örneklerini Yunan edebiyatında görürüz. Mektup, bir edebiyat türü olarak, özellikle Latin edebiyatında gelişip yaygınlaşmıştır. Bu alanda yazanların başında Cicero (MÖ 106-43) gelir.

Tarihte mektup türünün önemli örneklerinden bir bölümü de devlet adamlarının, hükümdarların, din adamlarının ve peygamberlerin yazmış olduğu mektuplardır. Bu mektuplarda genellikle karşı tarafa “bağlılık” veya “emirlere uyma” konusunda uyarılarda bulunulmuştur. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in Mısır, İran, Habeşistan ve Bizans krallarına gönderdiği mektuplar ile Kanuni Sultan Süleyman’ın Fransa Kralı Fransuva’ya yazmış olduğu mektuplar, verdikleri mesaj yönünden unutulmayan ve tarihe geçen mektuplardır.

Rönesans’tan bu yana Avrupa’da çeşitli ülkelerde bu türün yaygınlaştığı görülür. Özellikle Fransa’da 17 ve 18. yüzyıllarda mektup türü büyük gelişme göstermiştir. Fransız edebiyatında Madame de Sevigne, Voltaire, J.J. Rousseau, Diderot ve Lady Montagu gibi yazarlar mektup türünde önemli eserler yazmışlardır.
 

Türk Edebiyatında Mektup

Mektup türünün Türk edebiyatında uzun bir geçmişi vardır. Mektubun Türk dünyasındaki yeri henüz açıklığa kavuşmamakla beraber, MS 580 yılında İstanbul’a gönderilen diplomatik bir mektup ve daha sonraki yüzyıllarda Uygur prenslerinin yazdıkları mektuplar ele geçmiştir.

Bunların dışında diğer Türk hükümdarlarının da komşularına veya devlet adamlarına siyasî nitelikte mektuplar gönderdikleri şüphesizdir. Eski Türk devletlerinde “bitik” sözcüğü “kitap”, “mektup” anlamlarında kullanılmıştır. Türk edebiyatında mektup türünü Anadolu’ya yerleştikten sonraki tarih içinde takip edebiliyoruz.

Divan edebiyatında münşeatlarda (nesir hâlindeki yazıların bir araya toplandığı kitaplar) resmi ve özel mektuplara geniş yer verilirdi. Fuzulî’nin 16. yüzyılda yazmış olduğu “Şikâyetnâme”, edebiyatımızda ünlü bir mektuptur. Batılılaşma hareketi (Tanzimat) ile birlikte Şinasi’nin öncülüğünde başlayan düz anlatım akımı, mektuplarda da etkisini göstermiş, Tanzimat’tan bu yana yazılan özel mektuplarda yapmacıksız, doğal bir anlatım kullanılmıştır.

Tanzimat edebiyatı ile birlikte mektup türü Türk edebiyatında ve sosyal yaşamda önemli bir yere ulaşmıştır. Yazarlar arasında mektuplaşma yolu ile edebi tartışmalar ve düşünce paylaşımları âdeta bir gelenek haline gelmiştir. Özellikle Abdülhamit devrinde düşünceleri tehlikeli görülen yazar ve düşünürlerin sürgün edilmeleri sonucu sürgün gittikleri ülkelerden İstanbul’daki yakınlarına ve sanatçı arkadaşlarına çok sayıda mektup yazdıkları bilinmektedir. Ebuzziya Tevfik ve Ahmet Mithat’ın sürgün edilmesiyle başlayan bu süreç Namık Kemal ile iyice kendini hissettirmiştir. Sakız ve Rodos Adalarına, daha sonra Magosa’ya sürgün edilen Namık Kemal, buralardan İstanbul’a yüzlerce mektup yazmıştır. Bu mektuplarda hem düşüncelerini hem de şiir ve edebiyat hakkındaki bakış açısını yansıtmıştır.

Abdülhak Hamit Tarhan’ın mektupları Tanzimat’ın ikinci kuşak sanatçılarının sanat anlayışlarını ve hayata bakışlarını çok iyi şekilde yansıtmaktadır. Bu mektuplar aynı zamanda dil ve anlatımlarındaki ustalık yönünden birer sanat eseridir.

Türk Edebiyatında Mektup Türündeki Önemli Eserler

  • Romanya Mektupları (Ahmet Rasim)
  • Evrak-ı Eyyam (Cenap Şahabettin)
  • Antalyalı Genç Kıza Mektup (Ahmet Hamdi Tanpınar)
  • Ziya’ya Mektuplar (Cahit Sıtkı Tarancı)
  • Kemal Tahir’e Mahpushaneden Mektuplar (Nazım Hikmet)
  • On Üç Günün Mektupları (Cemal Süreyya)
  • Leylim Leylim (Ahmet Arif)

 

Mektup Örnekleri

Tevfik Fikret'ten Süleyman Nazif'e
“Umutsuzluk… umutsuzluk… umuzsuzluk!.. Umutsu­zum kardeşim; korkunç bir kızgınlık bunalımı içinde­yim, sönüyorum. Bu biraz daha sürerse, eyvah! … Ne­denini söyleyeyim mi? Fakat bu o kadar tuhaf ki, gü­lersiniz diye kendi halime gülüyorum. Koca bir dünya içinde yalnızım, Nazif! En yakın arkadaşlarımın arasın­da, sokağa çıplak çıkmış bir adam duygusuyla titriyo­rum; herkesin vicdanı kapalı, örtülü; yalnız ben çıplak! Umutsuzluğumun derecesini düşünemezsin; karde­şim, kendimi taşlara çarpacağım geliyor. Fakat hani benim yurtsever kanımla kirlenecek bir temiz taş!”
 
» Önerilen: Kişisel Hayatı Konu Alan Gelişen Metin Türleri
» Önerilen: Öğretici Metinler

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir